top of page
Gavs’ul-sakaleyn Es-Seyyid Şeyh Osman Nuri Hazretlerinin Yaşam Serüveni ve Kerametleri

ŞEYH OSMAN NURİ HAZRETLERİNİN EMİR ERİ AMASYALI ÖMER’E KURŞUN İŞLEMEMESİ, İMAM ALİ HAZRETLERİNİN MANEN SAVAŞA KATILMASI

“Ömer! Bundan sonra İmam Ali'ye borçlandın! Ölene kadar günde iki bin tane İmam Ali'nin adını zikret!”


Seyyid-ül Beşer, Sahibüzzaman, Es-seyyid, Şeyh Osman Nuri Bağdadi Efendi Hazretleri, yaradılış itibarıyla narin, ailesinin ve kabilesinin göz bebeği ve nazlısıdır. Mürşidi Şeyh Ömer Ziyaeddin Hazretlerinin “Osman, Mübarek Ceddin İmam Ali-yel Murtaza seni çok seviyor ve sana çok değer veriyor, hepimiz seni çok seviyoruz.” Diye methettiği bir zattır. Böylesine kıymetli bir zat, Anadolu'nun kurtuluşu için geldiği Erzurum Cephesinde, gayet ağır şartlar altında imkânsızlıklar içinde, vatan-millet savunmasında canla, başla mücadele ederken en yakınında bulunan emir eri Amasyalı Ömer, harbin en çetin şartlarında dahi Sultanımızı tek bir gün dahi incitmemiş, verdiği emirleri her zaman eksiksiz bir şekilde yerine getirmiştir.


Devleti Osman-î Âli artık bitme noktasına gelmiş, millet sefalet ve yokluk içindedir. O yıllarda, devlet, askerine maaş ödeyemeyecek duruma düşmüş, çoğu zaman maaş yerine, subaylarına çay, şeker, kahve dağıtmak zorunda kalmıştır.


Erzurum Cephesi'nde. Sultanımıza, maaş yerine, iki okka kahve, üç okka çay, beş okka da şeker verilmiştir. (Bunu belirtmeden geçemeyiz; o gün cephelerimizde harp eden paşasından erine kadar her insanımız, Allah aşkıyla, vatan, millet, namus için harp etmiştir. Burada maaş vs söz konusu olmaz. Yeni yetişen nesil, bu vatan nasıl kurtuldu, bu günlere nasıl gelindi, bunları kavraması için en ince detayına kadar olayı naklediyoruz. O yüce askerleri, minnet ve şükranla yâd ediyoruz.)


Rus ordusu ile kıran kırana harp edilen bir gün, ordumuz askeri taktik gereği geri çekilirken Rus ordusu da ardı sıra ordumuzu takip etmektedir. Amasyalı Ömer'in atının terkisinde bulunan heybenin içinde çay, şeker, kahve bulunmaktadır. Bu heybe atın sırtından kayarak düşmüştür. Rus askerleri, atlarının dizginini çekerek durmuşlardır. Bu arada, Efendi Hazretleri Ömer'in durduğunu görünce o da durmuştur. Heybe, Ruslarla Ömer'in arasında durmaktadır. Ruslar, gelin heybeyi alın diye elleriyle işaret etmektedirler. Emir eri Ömer “Efendi, sen çayı çok seviyorsun. Bu heybede bulunun çay, kahve ve şekerden başka çayımız yok. Bana bir nazar eyle! Ben bunu, bu Rus zındıklarına yedirmem!” demesiyle, heybeye doğru atını hızla sürmesi bir olmuştur. Efendi Hazretleri “Ömer yapma!” diye seslenmişse de Ömer dinlememiştir. Ömer, heybeyi alana kadar Ruslar ateş etmemiştir. Ömer, atın üstünden heybeye doğru eğilince, yüzlerce Rus askeri Ömer'e binden fazla ateş etmişlerdir.


Fakat, bu kurşunlar, Ömer'e de atına da değmesine karşın vücutlarına geçmemiştir. Çünkü Sultanımız buyurmuştur ki “Manen İmam Ali Hazretleri de bizimle birlikte harp ediyordu. Ömer'le birlikte İmam Ali Hazretleri de heybeye yönelmiş ve Ömer'in üstüne elini koymuştur. Cennet mekân, Ömer'e ve atına Rus kurşunlarının geçmesine mani olmuştur.”


Heybeyi kapan Ömer, hızla Sultanımıza doğru atını sürmüş ve bağırarak: “Senin sayende, aslanın payını, köpeklere yedireceğime, bu canı feda ederim, Efendim!” diye nara atmıştır.


Ruslar bu olay (keramet) karşısında, şaşkınlıktan donakalmış ve o gün, Rus ordusundan çok sayıda, asker esir alınmış ve gebertilmiştir. Esir alınan Rus askerler, Ömer'e, bu kurşunların nasıl geçmediğini merak etmekteler. Efendi, Ruslara Rusça bunu izah etmeye çalışmış; ancak imansız Rus askerlerinin bunu anlaması mümkün olmamıştır.


Bu olaydan sonra, Efendi Hazretleri Amasyalı Ömer'e “Ömer, bundan sonra İmam Ali'ye borçlandın! Ölene kadar günde iki bin tane İmam Ali'nin adını zikret!” Talimatını vermiştir. Sultanımız, Ömer’i çok sevmiştir, emir eri Ömer için “ Eşine az rastlanılacak bir insandı.” Diyerek, kendisinden hep övgüyle söz etmiştir.


Makale; Gavsul-sakaleyn Es-Seyyid Şeyh Osman Nuri Hazretlerinin torunu Es-Seyyid Osman Nuri Ölmeztoprak tarafından, Şeyh Osman Hazretlerinin oğlu Es-Seyyid Muhammed Latif Ölmeztoprak’ın nakilleriyle kaleme alınmıştır.


Hizirlayolculuk.com

bottom of page