ŞEYH ALİ KARA'NIN SOHBETLERİ

Kendi aranızda, sohbet meclislerinde laubalilik yapmayın; bu, dervişe hiç de yakışmayan bir davranıştır. Bu kabil davranışlarla sohbet halkasına zarar verirsiniz.

Dinimiz iki şeyle sabittir: Şeriat ve tarikat. Zahirde, kelimeyi şahadet, savm, salat, hac, zekât; ondan sonra da bunların adabı erkânı...

Bir derviş; Nakşi zikrine* ehemmiyet vermediği müddetçe, bu tarikatta yol alamaz. Derviş bu yolda Allah’ı çokça zikretmeli ki cananı bulabilsin…

Derviş Allah’ın kulu olmalı, nefsinin kulu olmamalı…

Bu tasavvuf ilmi, kalplerdeki masivayı çıkarmak için vardır. Gerçek huzur da burada, Miraç da buradadır…

Kelimeyi tevhit ilmi; hususi, manevî bir ilimdir... Cenabı Hakkın Hazreti Peygambere sav, “İkra” dediği kelime de bu...

Gerçek huzur için oruç, namaz hanginize kâfi?

Miraç senin Allah’a ulaşman, Allah'a yönelmen, Allah’a kavuşman…

Tevhitten haberi olmayanlar; müşriklikten, yani şirkten kurtulamazlar... Şirk dediğimiz ikiliğe yönelik vesvesedir.

Müşriki, (insan nefsi) Allah’a karşı şirk ettiği zaman, yöneldiği neyse kıblesi de o olur. Bunun için her Müslüman, gönlündeki bu vesveseyi, bu ikiliği çıkartmakla mükelleftir… Sanılır ki Müslümanlar, yalnızca salat, zekâtla mükellef...

Cenabı Hakk’ın muradı böyle… İhvanlar, iğnenin deliğinden geçmedikçe mürşitle cennete gidemezler... Çift iplik, iğnenin deliğinden geçmez, tek olacak ki geçsin..

Tasavvufta, ruh yaşı on altıya çıkanlar vuslatı ilahi yapıyorlar... Mürşit, kendini Cenabı Hakka ulaştırıyor, nefsini ruhuna musahhar ediyor.