top of page

321 Istasyon

yolcular vardı yüzleri gülen

yolcular vardı donuk ve anlamsız bakışların örselediği

istasyon durağında

kara sevda ülkesinin ak kanatlı aşk güvercinleri

barışın zeytin dalları

sevmek sonsuza kadarsa

bedel ister, 

bedel ...


alınır şu umarsız yaşamda sevdiklerin ellerinden birer birer

yanı başındadır düş kırıklıkları

sonsuza, belirsizliğe uzanan bu aşk istasyonunda

bir sen kalırsın boynu bükük

bir sen ...


ellerinde çiçeklerin, güllerin en güzeli demet demet

gönlünde en sevdalı içli türküler

yeter bir bakışı, bir sıcak gülümseyişi bana derken

gelmez beklenen bir türlü

kara tren hasret söyler, kurşun sıkılır sevdana

bir yaralı kuş gibi düşersin kaldırımlara

ellerin açılır, gül deren ellerin

titrek, ağlamaklı, içlice

gözyaşların akar da gider

gözyaşların akar da ...


baksana şöyle bir etrafına

nice bekleyenler var daha bu aşk istasyonda

kimi geceden yorgun

kimi sahte sevgilerin avuntusuna vurgun

dinle kaldırımları, şu yalnız çınarı, salkım söğüdü

neler söyler

ah, aykırı ses, neden yankılanırsın 

yitik aşklar istasyonunda…


deli çağ sevdaları ve ellerinde parangalar

bir yitik sevda uğrunadır

işte  geçiyor bak yıllarca yolunu gözlediğin

yanında bir başkasıyla

yanında bir ...


evlerin bacası, tren sesleri, kurşunlanan sevdalar

dur, ey sevenlerin en sevdalısı dur!

düşme ardına yanarsın, bitersin düşme ardına

ellerinde demet demet güller

rüzgârda, aykırı bir rüzgârda savrulur gider

istasyona gelenler var 

istasyondan gidenler var

istasyonda ağlayanlar, gülenler var…


bir el sallanır, uğurlar sevdiğini yolculuğa

bir yıkık duvar

bir yalnız çınar altında üşür hep öksüz sevdalar

düşer ellerinden güller demet demet

yüreğin burkulur da ağlarsın

yüreğin burkulur da ...


sevdalarını vuran bir aykırı rüzgârdır eser

savrulur güllerin sokaklarda

boğazına bir şeyler düğümlenir

en sitemli sözler dolar gönlüne


söyleyemezsin

küfürbaz bir martı kanat çırpar, uçar uzaklara

bu istasyonda

elleri cebinde bir insan geçip gider

siren sesleri, kara trenin yankılanır dağlarda

belli belirsiz bir ses : elveda, der, bir el sallanır

yitik sevda istasyonunda

kalkar da gider bir kara tren

yalnızca sen kalırsın

üç yüz yirmi birinci istasyon durağında

üç yüz yirmi birinci…



Ferhat  Saul Aaron

hizirlayolculuk.com

bottom of page