Ricalül gayp velileri; “gözle görülen görülemeyenlerdir.” Yani kendilerini sosyal hayat içinde görebilirsiniz; ancak veli olduklarını kesinlikle kavrayamazsınız… Onların tanınmamasında üç unsur ön plana çıkar: Kıyafetleri, ilimleri ve konuşmaları.

Halkın nezdinde bir veli nasıl olmalı? Başında sarık, üzerinde cübbe; mümkünse bir tutam da sakalı... Halkın beklentisinin aksine; ricalül gayp velilerinin kahır çoğunluğu tanınmamak için çağdaş spor kıyafet giyerler, sakal bırakmazlar… Kıyafetleriyle halkın gözünden gizlenirler. Birçoğunun bıyığı dahi yoktur; saçlarıysa genellikle uzundur… Bunda da büyük bir sır var...

Bütün ricalül gayp velileri; ayrımsız olarak “metafizik istihbarat” elemanıdırlar. Üçler, Dörtler, Yediler, On İkiler, Kırklar, Üçyüzler ve diğerleri…

Ricalül gayp velilerinin kahır çoğunluğu “ilham ilmine” sahipler; ilimlerini; aracısız olarak Allah’tan alırlar… Sosyal hayatta, aile içinde söz konusu ilimleri kesinlikle kullanmazlar, bu ilimleri gizleme yolunu seçerler… Halkın içinde “halkımın insanı”; aile içinde de “sıradan bir aile ferdi” olarak konuşurlar… İlimlerini dışa yansıtmadıklarından kendilerini tanımak kesinlikle olanaksız olur…

Ricalül gayp velileri, eşlerine, çocuklarına, aile fertlerine, arkadaşlarına, sosyal hayattaki insanlara kendilerini kesinlikle tanıtmazlar… Onlarla; hep sıradan bir insan gibi konuşurlar…

Bir gavsın 366.000 beni olur… Hakiki bir gavs 366.000 benle olay ve olguları değerlendirir… Ortalama bir ricalül gayp velisinin en az 70.000 beni olur… Karşıdaki kişileri; olay ve olguları 70.000 benle algılar ve değerlendirir… Sosyal hayattaki insanların; yalnızca 1 benleri olur… 1 benle kişileri, olay ve olguları değerlendirirler… Ricalül gayp velilerinin keskin ferasetleri olur…

“Müminin ferasetinden sakının; çünkü o Allah’ın nuruyla bakar” (Tirmizi, Tefsiru’l-Kur’an, 16, Suyûtî, Câmiu’Sağir, 1, 24).

Ricalül gayp velileri karşıdaki kişilere, olay ve olgulara bizler gibi bakmazlar… En az 70.000 benle bakarlar… Buna bir örnek verelim…

Zındık görünümlü bir ricalül gayp velisi, bir kafede oturmuş kahve içiyor olsun. Karşıdaki masada; Fatma adında bir bayan oturmuş, kendisi gibi tesettürlü arkadaşlarıyla kahvaltı yapıyor… Fatma, bir tarikata intisaplı, İslami hizmetler yapıyor, sohbetler ediyor, İslami yazılar yazıyor… Fatma; popüler bir hanımefendi ve binlerce insan, kendisini parmakla gösteriyor… Zındık görünümlü o ricalül gayp velisi Fatma’ya dikkatlice bakıp şunları algılar:

“Fatma ikiyüzlü biri… Hep yapmacık bir tutum sergiliyor, kesinlikle candan değil… Sevgisi, bağlılığı, sadakati hep sahte ve yapmacık… Fatma’ya “birkaç ay, açık saçık gez!” desek asla bunu yapmaz. Yapsa kurtulur… Fatma’ya “sohbet ablalığını, yazı yazmayı terk et!” desek bunu yapmaz. Yapsa, kurtulur… Fatma; işine gelmediği herhangi bir konuda; “veli, veli” diyerek övüp durduğu birini dahi satar… Fatma; ikiyüzlü, yapmacık, sevgisi sahte olan fasık biri... Fatma’ya; İslami yazıları da nefsi ve şeytan yazdırıyor…

Fatma’nın eşi içki içer, her gece eve sarhoş gelir, Fatma’nın eşi zina eder, Fatma bunu bilir… Ancak Fatma eşinin içki içmesinden, zina etmesinden “Allah için rahatsız olup” kesinlikle eşinden boşanmaz… Tam aksine; Fatma, eşine sevgiye bağlanır, eşinin emrine girer, eşine sevgiyle hizmet eder… Eşinin içki içmesinden zina etmesinden rahatsız olmaz… Bunun hep üzerini örter ve hiç kimseye eşinin ahlaksızlığından söz etmez… Derken sohbet ablası Fatma’ya; yeni evli genç bir bayan istişare için gelir. Eşinin bayanlarla yazıştığını, kendisini aldattığını söyler… Fatma hemen, “Öyle şey olur mu? Hemen boşanma davası aç!” der. Ricalül gayp velisi Fatma’yı bütüncül olarak algılar ve Fatma için şöyle der:

“Fatma’nın eşi içki içer, zina eder, eşine toz kondurmaz. Başkasının eşi aldatınca boşanma fetvası verir. İçki içip zina eden biriyle evlilik birlikteliğini sürdürdüğü için Fatma’nın rahminde ceza olarak rahim uru oluşmuş… Fatma; ikiyüzlü, sevgisi sahte, yapmacık bir bayan; eşinin içki içmesine, zina etmesine göz yumduğu, bunu sorun etmediği ve kendisiyle evlilik birlikteliğini sürdürdüğü için “DEYYUS” mührü yemiş. Bütün “deyyuslar” gibi Fatma da öldükten sonra Cennetin kokusunu dahi alamayacak…”

Resûlüllah (sav) şöyle buyurdu: "Üç kişi ebedi olarak cennete giremez: Deyyus, erkeklere benzeyen kadın ve içki müptelası olan kimse" Yasir, Bölüm no:17; Sayfa No. 198).

Sual: “Zındık görünümlü ricalül gayp velisi bütün bunları Fatma’nın yüzüne söyler mi?” Hayır! “Sosyal çevresine söyler mi?” Hayır! “Ne yapar peki?” Kahvesini içtikten sonra kafeden ayrılır… Bu olay üzerine de hiçbir yorum yapmaz; çünkü o; bir ricalül gayp velisindir ve üstüne vazife olmayan hiçbir işe karışmaz…

Üçler, Dörtler, Yediler, On İkiler içinde bayan ricalül gayp velileri bulunmaz… Kırklar, Üçyüzler ve diğer gruplar içinde bayan ricalül gayp velileri olur… Bayan ricalül gayp velileri “zındık” görünmek için kesinlikle açık saçık gezmezler… Bayan ricalül gayp velilerinin tümü tesettürlüdür; onlar, asla tesettürden taviz vermezler… Fakat söz konusu bayan ricalül gayplar kendilerini gizlemek için kimi zaman “zındıkça” konuşabilirler… Bu da tesettürden apayrı bir şeydir.

Anlattıklarımızın en doğrusunu; yalnızca Âlemlerin Rabbi olan Allah bilir…

SÜREYYA HADİ ÜLKER

HIZIRLA YOLCULUK