top of page

Sözler 15

Önemli olan sonuç değil, gidiştir…


Bazen, akıp giden zamana da zaman tanımak gerekir.


Hedef büyükse çilelerin de bir o kadar büyük olmasını peşinen kabul etmek gerekir.


Sınamadan birilerine güvenmek içgörü körlüğüdür.


Umut, damla damla akan çeşme gibi, beklentinizi karşılamasa da hayata tutunmanıza katkı sağlayabilir.


Kendinden arınıp dışarıdan biri olarak kendine bakmadıkça, kim olduğunu asla öğrenemezsin.


İnsanın gerçek dünyası, yine kendi içindedir; kalp tümüyle dünyaya eğilimliyse orada hep huzursuzluk fırtınaları eser.


Hayat hüzünlü bir şarkı gibi, akortlu da olsa akortsuz da olsa sürekli olarak hep aynı makamdan çalıp durur…


İstenmeyen olumsuz düşünceler, yaşam yönelim seçkinizin bir eseri olabilir.


Vicdan denen şey, ağzınızla inkâr edip durduğunuz gerçeklikleri, çekincesiz olarak gözler önüne seren adil bir yargıçtır.


Lut’un karısı, eşinin sözünü dinlemeyerek dönüp arkasına baktı ve lanete uğradı. Şayet bir veliye yakınsanız kendinize dikkat edin; çünkü bir gün o veliyle çekişerek dönüp arkanıza bakma riskiniz, her an için mevcut…


Cebrail aleyhi selam, Peygamber Efendimizin kesinlikle mürşidi değildir; Cebrail Aleyhi selamın ilmi, Peygamber Efendimizin ilmi yanında denizde bir damla hükmündedir.


Bela ve çile sağanaklarında Allah’ın rahmet adaleti saklıdır; pek az kimse bunun ayrımında olabilir.


Bir sufinin manevi sırlara ulaşma arzusu; topraktan olan zatının bir eseridir. Sufi, veliyi yalnızca ondaki esrarlar ve beklentileri için seviyor ve muhabbet ediyorsa, topraktan olan velinin sıfatı bu isteği engeller. Sufi, veliden maddi ve manevi bir menfaat umarak onu sevdikçe bu engeller de ardı arkasına sürüp gider…


Sufilerin kahır çoğunluğunda, velileri denetleyen akıl ve şeriat terazisi bulunur. Acaba velinin hangi hareketi mantığa ve şeriata aykırıdır? Bunu araştırırlar… Gün gelir Allah, o veliye, bir fitne eseri olarak –zahirde- şeriata aykırı bir iş yaptırtır. Bu çevreler, akıl ve şeriat terazisiyle o veliyi hemen ölçüp tartarlar ve mantığa, şeriata aykırı bir iş yapmış olduğuna hükmederler. Buna bağlı olarak da manevi olarak çarpılıp sahtekârlar kervanına katılırlar…


Zındık bilinen kimi veliler, kasıtlı olarak şeriata aykırı düşen söz ve eylemlerde bulunurlar. Böyle yapmalarındaki amaç; Allah’ın şeriatına aykırı bir iş yapmak değil, insanların veli bilerek kendilerine yanaşmalarına engel olmaktır.


Velinin dış görünüşüne, zahiri davranışlarına bakarak onu değerlendirmeye kalkışmak; kesinlikle affedilemez bir hatadır.


İçinde bulunduğun sıkıntılı ruh hali yapıp ettiklerine bağlı; sonuçları ise bugününü ve geleceğini kemiren bir güve…


Veliysen, farklısın; kalabalıklar içinde dahi yalnızsın…


Velayet yollarında nasibi olmayanlara; ledün ilmini kavratmaya çalışmak, kör doğmuş birine görme yeteneği kazandırmak için uğraş vermek kadar mantıksız…


Bitmiş olan bir cümlenin sonundaki nokta; bir işin sona erdiğini de gösterir, kendinden sonra gelecek olan harfin daha büyük olacağını da…


Cennetlikler için Berzah âlemi, yedi katlı evreni geçip gitmiştir, yükseklerin de yükseğindedir; Cehennemlikler için Berzah âlemi, yedi kat yerin altına inmiştir, aşağıların da aşağısındadır…


Doğarken herkes insan olarak doğar; ancak ölürken insan olarak ölebilmek pek az kimseye nasip olur…


Ferhat Saul Aaron

Hizirlayolculuk.com

bottom of page