Sözler 27
Düşüncelere gönül eşlik edince, özgürlüğün kanat sesleri işitilir…
Bir şeye gönülden inanmak; siyah bulutları, bereketli yağmura dönüştürebilir.
İkiyüzlü karanlık bir maziye; yalnızca günahkâr bir gelecek eşlik eder…
Tutsağı olduğumuz şeyler; etrafı çevrili tutkulu arzulardan ibarettir.
Düşüncenin yönünü değiştirmek, sorunlardan kurtulmaya katkı sağlayabilir.
Hayat, sarp yokuşları olan düz bir çizgisellikten ibarettir…
Her insan yalnız doğar; çoklu biri olarak da ölür…
Mükemmel olan her şey, çok büyük bedeller ister.
Şayet, hayalleriniz gerçekliğinizin önüne geçmişse gözünüzle gördüklerinize inanmayın.
Aldıklarımızla yaşarız; verdiklerimizle de kurtuluşa ereriz.
Çok söz, sükût kadar etkili değildir.
Bir ördeğin hakkımızdaki düşüncesi; “Acaba bana verebileceği bir dilim ekmeği var mıdır?”dan başka ne olabilir ki?
Gerçek şu ki bir gün gelecek çevrendeki insanlardan pek çokları sana nankörlük edecekler.
Yalnızca, uğrunda acı çekilmeye değer kişileri önemse…
Hayat pusulanızın ibresi; şu anki seçkinize bağlıdır.
Gerçek, her zaman için öteseldir.
Yolunda gitmeyen kimi şeylerin peşine düşmeyi terk etmedikçe, doğru şeyler seni arayıp bulamaz.
Kimi zaman işlerin ters gitmesi doğaldır, önemli olan, kalbin onlarla birlikte gitmemesi…
Gerçek bir dostu, kalbindeki cam kırıklıklarından tanıyabilirsiniz.
Huzur verici içi boş hayaller; insafsız gerçekliklerden daha masum değiller…
Uygulanmayan düşünceler, hiçbir işe yaramaz…
Dünlü günlerin ruh haliyle; bugünlerin kararlarını almak, kimi sorunlara yol açabilir.
Hayatın ne olduğunu anlayabilmek için maziye dönüp bakmaya, onu yaşamak içinse geleceği iyi planlamaya gereksinim var…
Bekleyenlere; umdukları şeylerin ulaşması, çetin, yorucu, uzun bir sabra bağlı…
Endemik mutsuzlar, çekemedikleri insanların başlarına gelen felaketlerle mutlu olurlar.
Ayrımına varılamayan kimi dostların değeri, onlar kaybedilince anlaşılır.
Aşka; kesinlikle cinsel dürtüler eşlik eder, oysa aşk, cinsel dürtü değildir.
Anlayabiliyorum, senden uzaklaşınca koltuk değneksiz kalmanı; sorun şu ki biz, koltuk değneği değiliz…
Köpeklerin parmakla gösterilen dostlukları; aralarına bir et parçası fırlatılana kadardır…
Hakkımızda, övgü dolu sözler söyleyen kimileri; kendilerinden uzaklaşınca, bizimle tartışmak için fırsat kolluyorlar... Sorun ne? Hep; ara beni, sor beni, sev beni; gel bana, kutsa beni… Sen, Salih Peygamberin “kutsal devesi” misin?!
Okyanusları aşabilmek için, güven verici bütün limanları kaybetmeyi göze almak gerek.
Aşk; Allah’a ulaştıran kesinlikle tek araç…
Ferhat Saul Aaron
Hizirlayolculuk.com