Sözler 30
Özgürlüğün sınırı; haramların başladığı noktada sona erer…
Yargılamak; sevgiyi, dostluğu temelden sarsar...
Tövbe edip pişman olmak koşuluyla; büyük günahlara girmiş olan kimseler, “kendilerini beğenerek helak olma tehlikesinden” kurtulurlar.
Sevginin, içtenliğin olmadığı bir yerde; fitne karanlığının elli tonu bulunur.
Çocuklar; en saf, en temiz, en masum masal kahramanlarıdır.
Yüz; bir aynadır, ikiyüzlü insanların yüzlerinde; yalnızca şeytani siluetler görünür…
İnsanın değeri; kalbinde neyi taşıdığıyla doğru orantılı...
İçbükey umutlar, dışbükey hayatta; yalnızca birer yanılsamadan ibaret...
Aramayanı arama, sormayanı sorma, gelmeyene gitme; vefasızlara vefalı olma; aksi takdirde insanlık onurunu kaybedersin…
Aynı dilde konuşarak anlaşamadığımız için; hep, farklı dilde susmayı tercih ettik…
Öfke, gök gürültüsü; küsmek, okyanusların sessiz dip dalgası...
Bilinmezlik iyidir; çünkü riya, bilinmezlik kapısından içeri giremez…
Soru imi (?) virgül (,) kadar masum değil… İki nokta (:) açıklama yapma telaşı, noktalı virgül (;) nedensellik öfkesi ve nokta (.) kaçınılmaz bir son!
Hayatta; ad, sıfat, zarf, zamir ve fiil sözcük gruplarında yaşam süren insan toplulukları vardır. Biz; her zaman için fiil grubunda yaşamayı seçtik…
Gönül dilinin kelimeleri yoktur; benim diyen insan, gönül dilini konuşup anlayamaz…
Ve ölüm anında her şeyi anlayacaksınız; size bir şey söyleyecekler: “O, bildiğin gibi değil…”
Kendini boşuna yorma; çünkü kör olana, gül de sararmış yaprak da birdir…
Dışlarıyla görünenler; içleriyle görünmeyenlerin doğal düşmanları...
Onlar, ikiyüzlülüklerine, çalçenelerine güvendiler; biz de sessiz bir sükûta ve kahredici sabra…
Aşk, iki cihanda da en güzel enstrümandır; fakat her insan onun notasını bilmez…
Çok şükür ki şu hayatta, az da olsa Allah’ı cüzdanında taşımaya kalkışmamış insanlar var…
Yaşlılara, dünyanın faniliği; tükenen enerjilerinin, yüz kırışıklıklarının dili üzerinden anlatılır…
Zamanın onaramadığı tek şey vardır: İhanet!
Mutluluğun uzunluğu, mutluluğu götürenlerin gölgesinden daha kısadır.
“Dön!” demekle dönmezler; hiçbir faninin önünde diz çöküp eğilmezler. Çünkü onlar, ricalül gayp erenleri…
Yüz binlerce ihlaslı mollanın dostluğunu; bir ricalül gayp velisinin dostluğuna “kesinlikle” değişmem…
Şu hayatta her insanın yeri dolar; ama ricalül gaypların asla…
Tabii ki göz alıcı şık kıyafetler giyerek toplum tarafından fark edilmek mümkün! Ya karakterce?
Hakkımızda kimin ne düşündüğünü kesinlikle umursamıyoruz; çünkü biz, yoğun bir şekilde kendi işimize odaklanmakla meşgulüz…
Dünya; huzurdan yana beklentimizi karşılayamıyordu; bu yüzden, biz de dünya sevgisini kalbimizden atıp sorunu çözdük…
Kibir, tavan yapmış egonun kuzeni; şeytansa egonun üvey abisi... Merhaba kuzen!..
Dünyada; asil bir sabırdan daha değerli bir şeye rastlamadım…
Sosyal hayatta, içiyle görünmemek; çok esrarengizdir, zındıkçadır ve her zaman binbir renktedir…
İnsanın karakteri; haksızlığa karşı nasıl tepki verdiğine bağlı olarak ortaya çıkar…
Ferhat Saul Aaron
Hizirlayolculuk.com