Sözler 37
Allah’ı seven kimseler; belalara yakın olurlar. Bu durum; sevginin gerçek olup olmadığının sınanması içindir.
Sevgiyle kalbinize aldığınız her şey, bir zaman sonra çetin bir sınava dönüşür.
Gönül kirini; yalnızca Allah’ın zikri temizler.
Kalplerinde nur olmayan kimselere; hiçbir öğüt fayda vermez…
İki türlü şükür vardır: Dille ve eylemle…
Dostlarını denedin ve kaybettin. Olsun! Yine dene, yine kaybet… Daha çok kaybet…
Yolların olmadığı yerlerde yürüyenler, onurlu izler de bırakabilirler.
Herkes; çekip gidebilir, ama unutamaz…
Mutluluğu dünya servetinde arayanlar, doğal huzursuzlar…
Hayatınızdan çıkmak isteyenlere kapıyı ardına kadar açın… Geri dönmemeleri için de kapıyı sıkıca kapatın…
Kalpleriyle sarılamayan kimselerin cisimlerinin sarılması “ikiyüzlülükten” başka bir şey değildir.
Dünyaya gelen her bebekle birlikte “ölüm” de yeniden doğar…
Bela fırtınaları; çoğunlukla yolunuzun önündeki engelleri temizlemek için gelir…
Kınama; yaşarsın…
Kader, ceviz verir; ancak kabuklarını kırmaz…
Sen de bir sınav sorususun; görünürde öğretmen yok…
Ne kadar tuhaf bir dünya! Kimi kafesler, kuşları; kimi kuşlar da kafesleri arıyorlar…
Susarak cevap vermek; benim diyen insanın harcı değildir…
Ölenle birlikte, hayaller de ölür…
Kaderden başkası, bıraktığınız yerde sizi beklemez…
Sevimli, zeki yaradılışlı çocukları sevmek; hüzün bulutlarını dağıtır, insanı hayata bağlar…
Büyük aşklar; büyük sınavlara kapı aralar, yoğun hüzün getirir…
Dâhi insanlar; sıkıcı kalıplar içinde yaşamaktansa deliler gibi özgürce yaşamayı yeğlerler…
Yalnız velilerin dostu; Allah’tır.
Yatakta; eşinin fahişesi olan Mümin bir kadın: soyludur, asildir, velidir…
Huzur bulmak; yalnızca uyumlu, tutkulu, sorunsuz bir cinsel birliktelikle mümkün olur…
Allah eşlere; diledikleri gibi özgürce cinsel ilişkiye girmelerini öğüt verirken; kimi softa mollalar, “cinsel ilişkide şu mekruh, bu haram” diyerek işin içine ederler…
Kadınlar, peşlerine düşen erkeklerden kaçar; peşlerine düşmeyenlerin arkalarından koşarlar…
Farz ibadetlerini yapan, tesettürlü olan, eşinin emrinden çıkmayan bir kadın; ölüm anında; büyük bir velayet elde eder, şehitler gibi toprak altında çürümez, ebedi Cennet yurduna göçer…
En etkili dua “düşüncedir”; dünyada olumsuz şeyler düşünüp de olumlu sonuç alan bir kimse yok…
Dostlarınızın vefasızlığından yakınıp durmanız size hiçbir katkı sağlamaz… Böylesi durumlarda yapılacak en güzel şey şudur: “Vefasız dostları kalpten silmek ve sonsuza kadar onları unutmak…”
İlahi aşk yağmurları altında şemsiyeyle gezmek budalalıktır…
Yaratılan âlemlerde iki şey farklıdır: Hız ve zaman.
Kız çocuklarını okutmamak, çalışmalarına izin vermek Allah’ın ve Peygamber Efendimizin (sav) emri değildir; şeytana maskara olmuş kimi yobaz mutasavvıfların ve yobaz İslam âlimlerinin buyruğudur…
Bütün bilimler; Âlim esmasından birer nur ve tecelli yansımasıdır, bilimi ihmal eden ulusların alınyazıları: sürünmek…
FERHAT SAUL AARON
KANADA