Tarikat virtlerini ertesi gün kaza edebilir miyiz?
İstanbul’dan yazıyorum… Sizlere bir sorum olacak : “Kimi nedenlerle gün içinde yapamadığımız günlük tarikat virtlerini ertesi gün kaza edebilir miyiz? Günlük virtlerdeki “Allah, la ilahe illallah, salavat” zikir sayılarını yüzer defa değil de daha fazla, örneğin iki yüzer ya da üç yüzer defa, çekebilir miyiz? Ayrıca, günlük tarikat dersini yaparken, bazen acil bir işimiz çıkabiliyor ya da misafir gelebiliyor. Böylesi durumlarda, tarikat dersini en baştan başlayarak mı yapmalıyız? Teşekkürler…” - A, ŞEBNEM
Sorularla Gavs’ul-sakaleyn Es- Seyyid Şeyh Osman Nuri-yi Bağdadi Hazretlerinin Tarikatı ve Güncel Konular
Tarikat virtlerini ertesi gün kaza edebilir miyiz?
Günlük yapılan virtler “sünnet ibadet” hükmündedir. Bundan dolayıdır ki kimi nedenlere bağlı olarak (örneğin, misafir, iş yoğunluğu, hastalık vb. gibi…) gün içinde yapılamayan tarikat virtleri; ertesi gün kaza edilemez. Çünkü bu tarikatın özünde böylesi bir zikir adabı söz konusu değildir. Sünnet olan ibadetlerin kazası yapılamaz.
Tarikatta günlük temel virt sayısı: yirmi bir istiğfar -estağfurullah el azim-, yüz Allah, yüz kelimeyi tevhid, yüz la ilahe illallah, yüz salatı selamdan ibarettir. Tarikatın günlük virt sayısı standarttır; günlük virt sayıları artırılıp eksiltemez. Kendi başına günlük esma zikir sayısını artırarak iki yüz ya da üç yüz defa yapmak; bu tarikatın “zikir adabıyla” bağdaşmamaktadır. Aynı şekilde; günlük yüzer defa zikredilmesi gereken esma ve salavat sayıları, otuz üçe ya da başka bir sayıya indirilemez… Standart esma zikir sayısı neyse; yalnızca o sayıda günlük tarikat zikri yapılır.
Tarikatta ders vermekle yetkili olan kişi; size hangi şekilde ders tarif etmişse o şekilde günlük zikrinizi yapınız. Şayet; tarikat dersi veren kimse “hakiki bir veliyse” o zaman işler değişir. Çünkü tarikat dersi vermeye yetkili olan veliler, Allah’tan aldıkları ilhamla iş yaparlar. Kendi başlarına hareket etmezler… Örneğin, böylesi bir veliden ders alan kimse; henüz on dört, on beş yaşlarında bir gençse günlük virt olarak kendilerine yirmi bir estağfurullah, otuz üç Allah, otuz üç kelimeyi tevhid, otuz üç salavat dersi verebilirler. Çünkü o veliler; Allah’tan aldıkları ilhamla çok iyi bilirler ki yüz Allah, yüz kelimeyi tevhid, yüz salavat dersinin nuru, o yaştaki gençlere çok ağır gelir…
Ayrıca; tarikatta ders verme yetkisi olan kimse, sözde değil, özde; hakiki bir veliyse; ders verdiği kimsenin rüyalarını, günlük zikrini, yaşadığı manevi halleri göz önüne alarak kendisinin günlük tarikat zikir sayısını artırabilir. Örneğin; günlük tarikat zikir sayısını üç yüz Allah, üç yüz kelimeyi tevhid, üç yüz salavat yapabilir… Tarikatta ders vermeyle yetkili olan “çavuşların” ise böyle bir salahiyetleri bulunmamaktadır; çünkü tarikat çavuşlarından hiçbiri veli değiller… Tam aksine; günümüzde tarikat çavuşların kahır çoğunluğu bidat ehlidir… Bin yıl geçse de bidat ehli kimselerden veli olmaz. Günlük dersleri artırma salahiyeti; yalnızca Âlemlerin Rabbi olan Allah’ın “velilerine” özgüdür… Bütün hakiki veliler; ilhamlarını aracısız olarak Allah’tan alarak iş yaparlar, kendi başlarına iş tutmazlar… Allah’ın velilerinden başkaları; günlük tarikat zikir sayısını artırıp eksiltemezler… Bu yetki; yalnızca Allah’ın velilerine özgüdür…
Burada önemli olan şey şudur: günlük tarikat virdini yapan kimselerin gönül huzuru ve mutluluğu… Günümüzde hayat, çok hızlı akıyor ve insanların yapacağı pek çok işleri var… Hayat akışı bunu zorunlu kılıyor. Örneğin, aile hayatı sorumlulukları, yoğun iş tempoları, eşleri, çocukları var… Baş döndürücü bütün bu yoğun tempo içinde dervişler; huzurlu ve mutlu bir şekilde günlük virtlerini yapabilmeliler… Önemli olan; dervişlerin huzurlu ve mutlu olmasıdır… Bu tarikatın günlük virtlerini yapmak son derece kolaydır… İnsanın; yalnızca on- on beş dakikasını alır… Başka tarikatlarda olduğu gibi günlük zikirlerin yapılması, saatlerce sürmüyor…
Sosyal hayatın doğal akışı içinde; günlük virtlerinizi; arabada, parkta, kır gezisinde, evde, kısacası her yerde gönül huzuruyla yapabilirsiniz…
Günlük tarikat zikrini yaparken beklenmedik kimi durumlar ortaya çıkabilir. Söz gelimi günlük tarikat virtlerini yapmaktasınız… Kelimeyi tevhit zikrinin yarısındayken ansızın acil bir işiniz çıktı ya da misafiriniz geldi… Bu durumlarda hemen “destur” çekip zikri o şekilde bırakınız… Misafirleriniz gittikten veya işlerinizi bitirdikten sonra, aynı gün içinde; - saat 24.00’a kadar- zikirde nerede kalmışsanız, “ bismillah destur” diyerek oradan zikre devam ediniz. Böylesi durumlarda; günlük virtleri sil baştan yapmak doğru bir tutum değildir ve bu; “tarikatın zikir adabıyla” bağdaşmaz…
Her şeyin en doğrusunu; Allah bilir…
ŞEFİK BORA YURDAGÜL
KANADA