Yoldan Ayrılanlar
Gavs’üs-sakaleyn Seyyid Şeyh Osman Nuri-yi Bağdadî Hazretlerinin tarikatına intisap edip de yoldan ayrılanları, atılanları bekleyenler...
Sorularla Gavs’ul-sakaleyn Es- Seyyid Şeyh Osman Nuri-yi Bağdadi Hazretlerinin Tarikatı ve Güncel Konular
Yoldan Ayrılanlar
Gavs’üs-sakaleyn Seyyid Şeyh Osman Nuri-yi Bağdadî Hazretlerinin tarikatına intisap edip de yoldan ayrılanları, atılanları bekleyenler:
1. Gavs’ül-sakaleyn Şeyh Osman Nuri hazretlerinin yolundan ayrılanlar Allah’tan ayrılmış hükmünde olurlar. Çünkü Şeyh Osman Nuri hazretleri on iki hak tarikatın tümünde yüce bir “gavs” mertebesindedir ve çok özel ve ayrıcalıklı bir gavstır. O mertebedeki bir gavstan ayrılan bir derviş, zahiren, dünyadaki hangi tarikat şeyhine intisap ederse etsin, boştur. Bu nedenledir ki Şeyh Osman Nuri hazretleri şöyle demiştir: “Bizden ayrılan Allah’tan ayrılır.” Allah’tan ayrılanlar da dünya ve ahirette helak olurlar.
Danışmanların yoldan attıkları, iki cihanda da hüsrana uğrarlar, Allah; ilk önce onların yüzlerindeki nuru alır. Yüzleri kararır, sevimsiz, itici bir simayla çarpılırlar. Dünya ve ahirette bunlara huzur yoktur. Nedenli nedensiz olarak, sürekli bunalım geçirirler.
Kimi ikiyüzlü, münafık, çakma dervişlerin, parmak sallayıp tehdit savurdukları, diklendikleri, alay edip durdukları, küçümsedikleri, akıl vererek kendisini suçlayıp durdukları kişi zahiren danışmanları olsa da; hakikatte düşman oldukları Şeyh Osman Nuri hazretleri, silsile ve Allah olur. Böylesi kişiler, dünya ve ahirette çok feci bir şekilde bedel öder, perişan edilirler. Şeyh Osman Nuri hazretlerinin danışmanlarına düşman olanlar; hakikatte Allah’a düşman olurlar, onların yoldan attığını da Allah yoldan atar. Şeytanlar kendine yoldaş kılınır, şeytanla oturup şeytanla kalkarlar. Onların velisi şeytan olur. Kendileri bunun farkında olmazlar.
Danışmanların yoldan attıkları ikiyüzlü, münafık, çakma dervişlerin yalnızca kendileri değil; yedi nesilleri de bu uğursuzluğun etkisinde kalarak bedel öderler. Allah kendilerine bir mühlet vermiştir, bu anlatılanlar, ikiyüzlü münafıklar için yalnızca bir masaldan ibarettir; ancak dünya hayatında, ölüm anında, kabirde, mahşerde; anlatılanların başlarına gelmesi ve bunları bizzat yaşamaları alınyazılarıdır. Kurtuluşları tek bir şeye bağlıdır: Yapıp ettiklerinden ciddi anlamda pişmanlık duyup danışmanlarından özür dilemeleri, kendisinden hak helalliği dilemeleridir. Pişman olup özür dileme yolu her zaman açıktır… Şayet, danışman öteki dünyaya göçüp gitmişse yapılacak hiçbir şey yoktur, her şey bitmiştir artık…
2. Tarikattan ayrılmayıp da tarikat tespihlerini bir gün yapıp beş gün yapmayanların işi Allah’a kalmış… Böylesi kişilerin tarikat nimetlerinden istifade etmeleri, ilahi yardım görmeleri yalnızca bir zan ve koskocaman bir hayaldir.
3. Yolda olup da danışmanından uzak duran, arkadaşlarıyla iletişimini kesen, kendi başına buyruk yaşayıp korku dünyasına çekilenleri kesinlikle şeytan avlar. Böyleleri, istedikleri kadar tarikat virtlerini yapsınlar, bunların hakikatte dostları şeytandır, şeytan onların hem danışmanı hem de velisidir. Onunla oturup onunla kalkarlar. Bunlar; dünyada, ölüm anında, kabirde, mahşerde tarikattan hiçbir yardım görmeyecek, kendi başlarına kalacak, iki cihanda da hüsrana uğratılacaklardır. Bundan hiç kimsenin kuşkusu olmasın…
Allah en doğrusunu bilir…
Şefik Bora Yurdagül
Hizirlayolculuk.com